Aramak

Bin Yıl Önce Kapanmış Defterler

İnternet, televizyon, mobil telefon, gazete, radyo… bilginin, haberin, düşüncenin akla ziyan hızla yayıldığı “iletişim çağı”nda bulunuyoruz. Deniliyor ki artık hiçbir şey gizli değil. Subaşlarını tutanların uygun görmediklerini saklayacak bir örtü daima mevcut ama konumuz bu değil; çağ yine de iletişim çağı. Alakadar bir dar çevrede konuşulup rafa kalkacak nice görüş, düşünce bu iletişim hengâmesinde “kamuoyuna mal olabiliyor”. İçi boş-dolu, fark etmeksizin edilgen yığınlar tarafından alınıp benimsenebiliyor. Küresel ve yerel politikada, ekonomide, dinî sahada bunun sayısız örnekleri var. Özellikle dinî saha… kimi medyatik ilahiyatçılarımızın özenle eşeleyip buldukları, asırlar önce gündeme gelip gerekli cevaplarla kapanmış mevzuları nasıl “gerçek din” etiketiyle halka pazarladıklarını hep birlikte görüyoruz. Dinine merakını internetten ya da denk geldiğinde televizyondan gidermek isteyenler onlar sayesinde ya yanlış öğreniyor ya da az çok bilenlerin zihninde şüpheler oluşuyor. Ulema tarafından bin yıl önce cevaplanıp susturulmuş, fakat çağdaş iletişim üzerinden yeniden tedavüle çıkmış içi boş iddiaların hedef tahtasında “vesile ve tevessül” de bulunuyor. Özellikle tasavvufî hassasiyet sahibi kimseler bu kavramlar üzerinden son derece sert şekilde suçlanıyor. Bu sayımızda konuyla ilgili iddialara, meselenin güncel taraflarına değinme gereği duymadan, sadece en temel kaynaklar üzerinden cevap verdik. Umuyoruz, akıllarda soru kalmaz. Bu satırlar yazılırken Van’dan deprem haberi geldi. Akla hemen gelen soru şu: Deprem kuşağı üzerinde bulunan bir ülke olarak biz devletiyle milletiyle neden bu kadar çürük, kötü, hatta insan tabiatına aykırı binalar yapıyoruz? Paraya, ranta tamah yüzünden kendimizin ve çocuklarımızın hayatını bu kadar ucuzlatmaktan, değersizleştirmekten ne zaman vazgeçeceğiz? Vefat edenlere rahmet, kalanlara sabr-ı cemil niyaz ederiz. Allah ehl-i İslâm’ı her türlü afetten muhafaza buyursun. Kurban bayramınızı tebrik eder, cümle hayırlara vesile olmasını dileriz. Aralık sayımızda buluşmak üzere inşallah.
Your experience on this site will be improved by allowing cookies Cookie Policy