Aramak

Bizim Cin Ali’ler

Efendim, hani her kapının bekleyenleri vardır ya. Bizim üniversite camiasının da böyle Cin Ali'leri var. Bu zatları tanıyanlar bilir, hayatın taşlı yollarında seke seke, düşe düşe, ama hep yüte yüte yüksek makamlara gelmiş, isimlerinin önü epey kalabalık arkadaşlarımızdır bu Cin Ali’ler. Okulda kopya çekerek başladıkları akademik kariyerlerinde daha sonraları başkalarının  kitaplarını, makalelerini, tezlerini, hatta sokakta buldukları çiklet içinden çıkan manileri aşırarak zirvelere ulaşmış gerçek dahilerdir. Bugüne dek on kürsü kurmuş, yirmi bölüm batırmış, kahvesine şeker koyarken bi yandan kitap yazmış, hülasası bilim dünyasının çok kıymetli ve maharetli şahsiyetleridir kendileri. Cin Ali'lere "makale" deseniz, haroşo gibi bi çeşit örgü sanır. "Tez" deseniz, acele bi iş var sanıp, dere-tepe koşmaya başlarlar. "Tartışma" deseniz silah çekip, adam vurmaya kalkarlar. Hatta bi keresinde Cin Ali’lerden biri, kendisine "alicenap" diyen birini "bu adam bana sövüyo yav" diyerek tartaklamaya da yeltenmiştir. İşte o kadar fikir dünyasına dalmış, marifet sarhoşluğuyla kendinden geçmiş, proflar, doçlar aleminin esas oğlanlardır Cin Ali’ler. Cin Ali'lerin asıl mahareti, bütün ilmini, zekâsını üstadlarına iskeleden yanaşıp, onların çantasını, mendilini, ibriğini, ayakkabılarını taşıyarak faideli hizmetlerde kullanmalarıdır. Cin Ali’ler, lüzumu halinde üstad görsün deyu akşamın farzından önce sünnet kılacak kadar zahid, lüzumu halinde büyük bir siyasi hatip, lüzumunda da el pençe divan duran pek mütevazi şahsiyetlerdir. Hayvanat aleminden bukalemunla akrabalıkları olduğu rivayet edilir. Lakin heyet-i ulemayı şaşırtan şey, onların sadece renklerini değil, aynı esnada makam, yer, parti, fikir, ahlak ve tuttukları takımları değiştirme kabiliyetleridir. Cin Ali’ler, ayrıca her türlü tezgahı işletebilen, kendi tezgahını kendi yapacak kadar kalkınmış, muasır tiplerdir. Kimi zaman gariban talebelerin tepesine bi kartal gibi dikilip avlanacak leş bekler, kimi zaman da sükut edip, milletin kendini faş etmesine intizar ederler. Cin Ali'lerin asıl cinliği, bu tezgaha yatırdığı talebeleri üstadlarına hediye olarak sunmalarıdır. İlk mektep kitaplarımızdaki Cin Ali'ye pek benzeyen bu müstesna şahsiyetlerin ondan tek farkları, vücutlarının çöpten epeyi kalın olmasında yatar. Yedikçe acıkır, üçkağıt açtıkça genişler mübarekler. Cin Ali'lerin şöhreti de zaten bulduğu her şeyi yemesi, her şeyi denemesi, her naneyi karıştırmalarından ileri gelir. Size anlatmaya gayret ettim ya efendim. Böylesine becerikli, mahir ve son sürate erişmiş bi mahlukat, bırakın yüksek mekteplerimizi, bu akılla dünyayı idare etseler yeridir azizim!
Your experience on this site will be improved by allowing cookies Cookie Policy