Aramak

Cesaret ve İlim Sembolü Annemiz Ümmü Seleme (R.A.)

Hicret sırasında Ümmü Seleme (R.A.), müşrik akrabalarının baskısıyla Mekke’de kalmaya mecbur oldu. Bu, onun durumunu oldukça zorlaştırdı. Akrabalarına ve diğer müşriklere karşı tek başına mücadele etmek zorunda kaldı.
Ebu Ümeyye b. Muğire’nin kızıdır. Allah’ın kılıcı olarak da bilinen Halid b. Velid’in (R.A.) yakın akrabasıdır. İlk müminlerdendir. Abdullah b. Esed’le (R.A.) birlikte İslam’ı ilk dönemlerde kabul etmişlerdir. Kaynaklara göre ilk eşi Ebu Seleme (R.A.), ilk müslüman olanlar arasında onuncu sırada bulunmaktadır. Bütün ilk müminler gibi, Mekkeli müşriklerin hakaret ve eziyetleriyle karşılaştılar. Habeşistan’a hicret izni çıkınca, onlar da birlikte hicret ettiler. Fakat bir müddet sonra geri döndüler. Medine’ye hicret başlayınca, İslam’ı huzurla yaşayabilecekleri bir belde olarak gördükleri Medine’ye göç etmeye karar verdiler. Bunun için gereken hazırlıkları yaptılar. Mekke’den ayrılmak üzereyken Ümmü Seleme’nin (R.A.) akrabaları, onların hicret girişimini engellemek istediler. Ebu Seleme’nin (R.A.) tek başına Medine’ye gitmesine izin verdiler. Ümmü Seleme ve oğlunu ise zorla alıkoydular. Bu olay esnasında henüz küçük olan oğulları Seleme’nin, çekiştirmelerden dolayı kolu çıktı. Ümmü Seleme (R.A.), müşrik akrabalarının baskısıyla Mekke’de kalmaya mecbur oldu. Bu, onun durumunu oldukça zorlaştırdı. Akrabalarına ve diğer müşriklere karşı tek başına mücadele etmek zorunda kaldı. Mekke’de çetin bir imtihandan geçti, fakat inançlarından taviz vermedi. Ebu Seleme’nin (R.A.) Medine’ye tek başına hicret etmesine, kendisinin de Mekke’de yalnız kalmasına neden olanlara duyduğu nefreti saklamıyor, her gün Safa tepesine çıkıp Kabe’ye yönelerek onlara beddualar ediyordu. Yaşadığı sıkıntı ve acılar, bitmeyen feryadı sonunda akrabalarını insafa getirdi. O’na Mekke’den gidebileceğini söylediler. Oldukça cesur bir hanım olan Ümmü Seleme (R.A.) bütün hazırlıkları yaparak oğluyla birlikte yola çıktı ve eşinin yaşadığı Kuba köyüne geldi. Uhud Savaşına kadar Ebu Seleme (R.A.) ile birlikte yaşadılar. Uhud Savaşında müşriklerle savaşırken ağır bir şekilde yaralanan Ebu Seleme, şehid oldu. Kuba’ya gelinceye kadar çok acılar çeken Ümmü Seleme (R.A.), eşinin şehid olmasıyla yeniden sıkıntılı günler yaşamaya başladı. O’nun Ebu Seleme’ye duyduğu sevgi ve bağlılık herkes tarafından bilinmekteydi. İddetini tamamlayınca Allah’ın Rasulü (A.S.) O’na evlenme teklifinde bulundu. Ümmü Seleme (R.A.), çok kıskanç olduğu, çocuklarının oluşu ve yaşlılığı gibi mazeretler ileri sürdü. Allah’ın Rasulü O’na, kendisinin de yaşlı olduğunu, çocuklarının geçimlerinin Allah ve Rasulüne ait olduğunu, kıskançlığın da ondan giderilmesi için Allah’a dua edeceğini söyledi. Ümmü Seleme (R.A.) de bunun üzerine Rasulullah (A.S.) ile evlenmeyi kabul etti. Mekke’de yaşadıklarına mukavemeti, Medine’ye yalnız hicret etmesi, O’nun ne kadar cesur bir hanım olduğunu gösteriyor. Düşüncelerini de cesaretle dile getirebilen bir hanımdı. Rasulullah’ın hanımlarına uyguladığı geçici ayrılık döneminde Hz. Ömer (R.A.), başta kendi kızı Hafsa (R.A.) olmak üzere Rasulullah’ın (A.S.) hanımlarını O’nu üzdükleri için azarlamak istemişti. Diğerleri seslerini çıkarmadıkları halde Ümmü Seleme (R.A.) Hz. Ömer’e: “Sana ne oluyor da Rasulullah ile hanımlarının meselelerine karışıyorsun” diyerek karşı çıkmıştır. Ümmü Seleme (R.A.) bu cesareti, yalnızca özel konularda değil, müslümanlar açısından stratejik önem taşıyan dönemlerde de göstermiştir. Cesaret ve zekasını çok iyi kullanabilen bu annemiz, Hudeybiye anlaşmasının hemen ardından sıkıntılarla karşılaşan Allah’ın Rasulüne (A.S.) zekice tavsiyelerde bulunarak O’na yardımcı olmuştur. Hudeybiye anlaşması yapıldıktan sonra Rasulullah (A.S.) ashabına kurbanlarını kesmelerini ve başlarını traş ederek ihramdan çıkmalarını emretmiş, ashab da bu emirleri tereddütle karşılamıştı. Hudeybiye anlaşmasındaki bazı maddeler nedeniyle Kabe’yi tavaf edememenin üzüntüsü içinde olan ashab, Rasululah’ın (A.S.) emirlerine icabet etmemekteydi. Rasulullah (A.S.) üzüntü içinde Ümmü Seleme’nin (R.A.) çadırına giderek olanları anlattı. Ümmü Seleme ise O’na dışarı çıkmasını, ashabdan hiç biriyle bir kelime bile konuşmaksızın onlara emrettiği şeyleri önce kendisinin yapmasını söyledi. Bu öneri Rasulullah’ın (A.S.) hoşuna gitti ve dışarı çıkarak Ümmü Seleme’nin dediği gibi hareket etti. Hiç kimseyle konuşmadan ve hiç bir şeye aldırmaksızın kurbanını tekbir getirerek tek başına kesti. Sonra berberi çağırıp tıraş oldu. Rasulullah’ın (A.S.) bu kat’i tavrı, müslümanların harekete geçmesini sağladı. Onlar da kurbanlarını kesip tıraş olarak, verilen emri yerine getirmiş oldular. Müminlerin bu dirayetli ve zeki annesi, ilim ve sanatla da meşgul olmuştur. Peygamber’in (A.S.) bütün hanımları ilimle meşgul olmuştur. Ama Mahmud b. Lebid’e göre özellikle hadis alanında Hz. Aişe (R.A.) ve Ümmü Seleme’nin (R.A.) istisnai bir yeri vardı. Ümmü Seleme (R.A.) okuma-yazma biliyor ve şiirle ilgileniyordu. Kaynaklardan öğrendiğimize göre, aynı zamanda şairdir. Kur’an-ı Kerim’i Rasulullah’ın (A.S.) üslubuyla okuyabiliyordu. 378 hadis rivayet ederek, en çok hadis rivayet eden sahabiler arasında yer almıştır. Rasulullah’ı (A.S.) daima büyük bir dikkatle dinler, O’ndan yeni bilgiler öğrenmeye çalışırdı. Rasulullah’ın (A.S.) vefatından sonra Ebu Hureyre (R.A.) ve İbn-i Abbas (R.A.), derin bilgilerine rağmen bir çok konuyu sormak ve istişare için Rasulullah’ın hayatta olan hanımlarına başvururlardı. Yine kaynaklardan öğrendiğimize göre Ümmü Seleme’nin ilk evliliğinden olan ve Habeşistan’a hicret ettiği sırada dünyaya gelen kızı Zeynep (R.A.), sonraki dönemin büyük hukukçularından biri olmuştur. Oldukça sade yaşayan, ibadetlerine düşkün bu annemiz, Efendimiz’e büyük bir saygı ve sevgi duymuş, O’nun rahat edebilmesi için elinden geleni yapmıştır. Kendi cariyelerinden Sefine’yi Rasulullah’a (A.S.) hizmet etmesi için vermiştir. “Yaşadığı müddetçe Rasulullah’a hizmet etmesi şartıyla da O’nu azad etmiştir.” (Müsned) “Rasulullah’ın hanımlarından en son vefat edeni Ümmü Seleme’dir. O, Hz. Hüseyin’in (R.A.) Kerbela’da şehid edildiği zamana kadar yaşamıştır. 84 yaşında vefat etmiş, cenaze namazını Ebu Hureyre (R.A.) kıldırmıştır.” Ümmü Seleme (R.A.) cömertliği ile ilgili birçok rivayetlerde hadis kitaplarında yer almıştır.
Your experience on this site will be improved by allowing cookies Cookie Policy